İncil Metinlerinde Sinoptik Problem
Genel Dinler Tarihi Araştırmaları
(Şubat 2021) - Bireysel Çalışma - Agah Kavasoğlu
İNCİL METİNLERİNDE SİNOPTİK PROBLEM
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
Agah Kavasoğlu
ÖZ
Sinoptik Problem'in ne olduğunu ve gerçekten İncil
metinlerinde var olup olmadığı, Batı tarafından yapılan Yeni Ahit kritiğinde
önemli bir yer tutmaktadır. İsa'yı İnciller vasıtasıyla çeşitli detayların
enterpalasyonlarıyla birlikte ''Kristolojik'' değerini yükseltmeyi hedefleyerek
yapıldığı düşünülen bu sorun, bugün birkaç asırdır yapılan ve Alman Teoloji
Okulu'nun da öncülüğünü ettiği Kutsal Kitap Kritiği sayesinde bu makalenin
konusu olmayan diğer problemlerle birlikte gün yüzüne çıkmıştır. Elinizdeki bu
makale de Kritik bağlamında problemi göstermek/tanıtmak amacıyla yazılmıştır.
Yazılan bu metin, bizzat Sinoptik İnciller'den pasajlar kullanarak iddiayı
kanıtlamaya çalışmış ve asırlardır süregelmiş çeşitli Kilise yazarları ve tarih
yazarlarının özellikle kanon olup günümüze gelen İncil metinleriyle beraber
gözebatan çelişki ve uyumsuzlukları fark edip bu sorunları sınıflandırmıştır.
Böylece bugüne gelen bu sorunlar, az önce de belirttiğimiz üzere özellikle
birkaç yüzyıldan akademik bir hâle gelen felsefe ve teoloji araştırmalarında
kilise perspektifinden çıkıp tarihsel bağlamda incelenmeye başlanmıştır. Biz de
başlayan bu çalışmalara özellikle Türk okuyucular için nadir olabilecek bir
yazı sunup faydalı olmayı hedefledik.
Anahtar
Kelimeler: İnciller, Synopsis, Redaksiyon Kritiği
THE PROBLEM
OF SYNOPTICS IN THE TEXTS OF THE GOSPELS
ABSTRACT
What the Synoptic Problem is, and whether it really exists in the biblical texts, occupies an important place in the criticism of the New Testament by the West. This problem, which was thought to have been made with the aim of increasing the "Christological" value of Jesus with the interfering of various details through the Gospels, has come to light today along with other problems that are not the subject of this article, thanks to the biblical criticism that has been carried out for several centuries and pioneered by the German Theological School. This article was written to illustrate/introduce the problem in the context of Critical. This text tried to prove the claim by using passages from the Synoptic Gospels themselves, and classified these problems by noticing the contradictions and inconsistencies that have been observed by various Church writers and historical writers for centuries, especially with the canon and the biblical texts that have survived to the present day.
Thus, these problems that have come to the present
day, as we have just mentioned, have come out of the perspective of the church
and started to be examined in the historical context, especially in the
research of philosophy and theology, which has become academic for several
centuries. We aimed to be useful by presenting an article that may be rare
especially for Turkish readers.
Anahtar Kelimeler: Gospels, Synopsis, Redaction Critique
1. KANONİK İNCİLLER NEDİR VE HANGİLERİDİR?
Öncellikle ele alacağımız İncillerin hangileri ve
neden bunlar olduğunu açıklayalım. Geçmişten günümüze İnciller hakkında birçok
tartışma boyutu olmuştur ve bunların en önemlilerinden biride incillerin
çelişkili olup olmadığıdır. İnciller henüz kanonlaşmadığı dönem olan II.
Yüzyıl'da Markion ve Tatianus gibi yazarların İncillerin kendi aralarında
uyumsuz olduğunı içeren beyanları olmuştur. Daha sonralarında kanon olarak
belirlenen İnciller, Hristiyanlık dünyasında kabul görmüş İznik Konsilinde
seçildiğine inanılan dört İncil, bugün ana Hristiyan akımı ve mezheplerinin
(Katolik, Ortodoks, Protestanlık) ortak kabulü olmuştur. Bununla birlikte
asırlardır tartışma, inceleme, yorum ve
tefsire tâbi tutulan bu İnciller (Matta, Markos, Luka ve Yuhanna) konumuz olan
Sinoptik Problem gibi birçok sorunu barındıran metinlerdir. Yazımızda da bu
sorunlardan birini açıklamayı hedeflediğimiz için Kanonik İnciller bizim için
bağlayıcı olup inceleme noktamız olacağı gibi
Yuhanna İncilini ayrıtutucağımız Sinoptik İnciller de konunun dahilinde
hatta ana konulardan olacaktır.
2. HRİSTİYAN DÜNYASINDA YAPILAN ÇALIŞMALAR
İsa'dan sonraki yüzyıllarda özellikle Filistin ve
İsrail bölgesinden birçok Hristiyan, Kitabı Mukaddes Kritiği üzerine çalışmalar
yapmıştır. Orta Çağ'a geldiğimizde, Avrupa'daki kiliselerin tercüme faaliyetlerinde çok titiz
davrandığını görüyoruz. Öyle ki kopya ve çoğaltma çalışmalarında meydana gelen
aksilikleri gidermek için birçok tedbir aldığını biliyoruz. Önlemlerin
bazılarına baktığımızda köle ve çocukların bu işlerde görevlendirilmediğini
görüyoruz. Bunun nedeni tahmin edildiği üzere kopya işlerinde dikkatsiz
davranarak büyük hatalar yapabilme ihtimalleridir. Kiliseler bunun önüne
geçebilmek için bu işi küçüklere ve kölelere bırakmayıp okuma-yazma alanında
usta kişilerin yapması gerektiğini söyleyerek bu yolda direktifler
vermişlerdir.
İsa'dan sonraki yüzyıllarda özellikle Filistin ve
İsrail bölgesinden birçok Hristiyan, Kitabı Mukaddes Kritiği üzerine çalışmalar
yapmıştır. Orta Çağ'a geldiğimizde, Avrupa'daki kiliselerin tercüme
faaliyetlerinde çok titiz davrandığını görüyoruz. Öyle ki kopya ve çoğaltma
çalışmalarında meydana gelen aksilikleri gidermek için birçok tedbir aldığını
biliyoruz. Önlemlerin bazılarına baktığımızda köle ve çocukların bu işlerde
görevlendirilmediğini görüyoruz. Bunun nedeni tahmin edildiği üzere kopya
işlerinde dikkatsiz davranarak büyük hatalar yapabilme ihtimalleridir.
Kiliseler bunun önüne geçebilmek için bu işi küçüklere ve kölelere bırakmayıp
okuma-yazma alanında usta kişilerin yapması gerektiğini söyleyerek bu yolda
direktifler vermişlerdir.
MS 5. yy'da, başta İtalya ve İspanya olmak üzere Eski
ve Yeni Ahit'in Latinceye tercümeleri yapılmaya başlanmış, bu tercümeler
karşılaştırılarak mukayese etme yoluna gidilmiştir. Bozuk ve eksik olduğu tespit edilen nüshalardan
kurtulup orijinal nüshalar ortaya konmaya çalışılmıştır.
Günüzde yapılan Kitabı Mukaddes Kritiğine yakın
çalışmalar Orta Çağ'da yapılmaya başlanmış olup Ana Akım Kilise'nin İnciller
için ''Vahiy Mahsulü'' ifadesine karşıt iddialar söylenmiştir. Bu kişilere Mopsuestalı Theodore örnek
verilebilir. O, Zebur'daki bazı şiirler için Davud'dan sonraki dönemlere işaret
etmiştir. Yine bu kişilere örnek olarak Yahudi asıllı İsaac Ben Jesus (1501) gösterilebilir. O, Tekvin'deki bazı
pasajların Musa Dönemin'de bilinemeyeceğini dolayısıyla Tevrat'ın Musa'dan
sonra interpolasyona uğradığını iddia etmiştir.
Yine yakın zamanlarda Reformist Martin Luther tarafından Eski Ahit'teki ''Nevimler''
(peygamberler) kısmında bulunan bazı kitapların Yahudi Peygamberler tarafından
değil de redaktörler tarafından eklendiğini söylemiştir. Luther, İnciller
hakkında da bazı iddialarda bulunmuştur,
bunlardan bazıları Matta, Markos, Luka ve Yuhanna olarak bilinen sırayı
değiştirmesidir. O'na göre Matta İncil'i birinci değil üçüncü sırada olmalıdır.
Yine O'na göre Pavlus'un mektuplarının bazılarının ona ait değildir. Pavlus
tarafından yazılmadığı gibi, herhangi bir havari tarafından yazılmamıştır. Aynı
zaman da ''Yuhanna İncili'nin yazarı Havari Yuhanna değildir.'' deyip bu
iddiasını Yuhanna'nın metinsel olarak karışık ve sembolik ifadeler içermesi
olarak göstermiştir. Nitekim İsa'nın havarileri o tarz metinler yazabilecek
kişiler değil, İnciller'in anlatısına göre bile basit balıkçılar olarak nitelenmişlerdir.
Avrupa'da pek
çok düşünür, kendi rasyonel ve reformist düşünceleri ile Kilisenin sansüründen
kurtulmuş ve Kitabı Mukaddes'te yer alan hatalar üzerine araştırma yapmaya
başlamıştır. Bu çalışmaları yapanlar, Kilise tarafından engellenmeye çalışılmış olsa da gizli şekilde birtakım çalışmalar az da
olsa devam ettirilmiştir. Günümüze geldiğimizde, özellikle son iki yüzyıldır Alman Teoloji
Okulu'nun yürüttüğü çalışmalar vesilesiyle bu alanda birçok mesafe kat edilip
kilise perspektifi ve baskısından tamamen uzak, akademik çalışmalar yapılmış ve
yapılmaya devam etmektedir.
2. SİNOPTİK
PROBLEM NEDİR?
Sinoptik Problem, akademik olarak XVIII. yüzyıldan
beri Rudolf Bultmann, Charles C. Callan, Nicholas Adams gibi çeşitli bilim
adamlarınca anlaşılmaya ve tartışılmaya çalışılmış bir Kutsal Kitap sorunudur.
İnciller'in kanonlaşmasından bu yana yüzyıllardır süren bu sorun, Origenes ve
Augustinus gibi Hristiyan yazarlarca da açıklanmaya çalışılmıştır. Sinoptik
Problem'in çözümüne ilişkin birçok hipotez ileri sürülmüştür. Bunların en öne
çıkanları hiç şüphesiz İki Kaynak Hipotezi ve Farrer Teorisi'dir.
Teoriye göre İncil yazarları kendi metinlerini
birbirilerinden habersiz kaleme alıp bunun yanında
Q kaynağı olarak tanımladığımız bugün elimizde olmayan bir metni kaynak olarak
kullandıkları iddia edilmiştir. Yine bir başka teoriye göre İncillerin herhangi
bir metinsel kaynağı olmaksızın salt araştırma ve sorguyla yazıldığına dair
iddalar Kutsal Kitap'taki bazı pasajların desteğiyle kabul edilmiştir, örneğin
''Sayın Teofilos, Birçok kişi aramızda olup bitenlerin tarihçesini yazmaya
girişti. Nitekim başlangıçtan beri bu olayların görgü tanığı ve Tanrı sözünün
hizmetkârı olanlar bunları bize ilettiler. Ben de bütün bu olayları ta başından
özenle araştırmış biri olarak bunları sana sırasıyla yazmayı uygun gördüm.''
(Luka 1:1) gibi ayetler bu görüşe kaynak olarak gösterilmiştir.
3. İNCİL METİNLERİNDE SİNOPTİK PROBLEM
Konunun daha
iyi anlaşılması için verdiğimiz birkaç başlıktan sonra asıl konumuz olan
Sinoptik Problemin ilk üç İncildeki varlığını göstereceğimiz kısma
geçiyoruz. Şimdi inceleyeceğimiz metinlerde konuyla alakası olmayan okurlar
için bile ideolojik ve teolojik amaçlar doğrultusunda yapılan metinsel
tahrifatın ne kadar kolay anlaşılabileceğini göstereceğiz. Kullanacağımız İncil
metinlerini iki başlığa ayırıp (Üçlü Gelenek Örnekleri ve İkili Gelenek
Örnekleri) her birinden beş örnek vermeyi yeterli gördük. Metinlerin başında
ayet ad ve sıralamasını mavi asıl anlatmak istediğimiz metinsel tahrifatı ise
kırmızı renkle gösterdik.
3.1 Üçlü Gelenek Örnekleri:
1. Örnek:
•(Markos 6:5) ''Orada birkaç
hastayı, üzerlerine ellerini
koyarak iyileştirmekten başka
hiçbir mucize yapamadı.''
•(Matta 13:58) ''İmansızlıkları
yüzünden İsa orada pek fazla mucize yapmadı.''
Açıklama: Kanonik
İncillerin ilk yazılmışı olarak kabul ettiğimi Markos, kendisini kaynak alan
Matta İncilinde bahsi geçen ayeti çok küçük bir değiştirmeyle İsa'nın mucize
''yapamadığını'' değil ''yapmadığını'' naklederek Markos'ta sınırlı olarak
gördüğümüz İsa'nın Matta'da küçük bir hamleyle sınırsızlaştırıldığını
görebiliyoruz.
2.
Örnek:
•(Markos 12:28-32) ''Onların tartışmalarını dinleyen
ve İsa'nın onlara güzel yanıt verdiğini gören
bir din bilgini yaklaşıp O'na, 'Buyrukların en önemlisi hangisidir?' diye
sordu.''''İsa şöyle karşılık verdi:
''En önemlisi şudur: ‘Dinle, ey İsrail! Tanrımız Rab tek Rab'dir. Tanrın Rab'bi
bütün yüreğinle, bütün canınla, bütün aklınla ve bütün gücünle seveceksin.’
İkincisi de şudur: ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’ Bunlardan daha büyük
buyruk yoktur.”''Din bilgini İsa'ya, “İyi söyledin, öğretmenim” dedi. “ ‘Tanrı
tektir ve O'ndan başkası yoktur’ demekle doğruyu söyledin. İnsanın Tanrı'yı
bütün yüreğiyle, bütün anlayışıyla ve bütün gücüyle sevmesi, komşusunu da kendi
gibi sevmesi, bütün yakmalık sunulardan ve kurbanlardan daha önemlidir.”
•(Matta 25:35-40) ''Onlardan biri, bir Kutsal Yasa
uzmanı, İsa'yı denemek amacıyla O'na şunu sordu: “Öğretmenim, Kutsal Yasa'da en
önemli buyruk hangisidir?”''İsa ona şu karşılığı verdi: “ ‘Tanrın Rab'bi bütün
yüreğinle, bütün canınla ve bütün aklınla seveceksin.’ İşte ilk ve en önemli
buyruk budur. İlkine benzeyen ikinci buyruk da şudur: ‘Komşunu kendin gibi
seveceksin.’ Kutsal Yasa'nın tümü ve peygamberlerin sözleri bu iki buyruğa
dayanır.”
Açıklama: Metinlerden gördüğümüz üzere Matta'nın
yazarı Markos'tan naklettiği metne kendi teolojik görüşünü ince bir şekilde
yerleştirip çok küçük bir hamleyle İsa'nın Kristolojik değerini yükseltirken
aynı zamanda katı monoteist tavrını âdeta sansürlüyor
3. Örnek:
•(Markos 6:3) ''Meryem'in oğlu, Yakup, Yose, Yahuda ve
Simun'un kardeşi olan (İsa'dan bahsediyor) marangoz değil mi bu? Kızkardeşleri
burada, aramızda yaşamıyor mu?” Ve gücenip O'nu reddettiler.''
•(Matta 13:55) “Marangozun oğlu değil mi bu? Annesinin
adı Meryem değil mi? Yakup, Yusuf, Simun ve Yahuda O'nun kardeşleri değil mi?''
•(Luka 4:22) ''Herkes İsa'yı övüyor, ağzından çıkan
lütufkâr sözlere hayran kalıyordu. “Yusuf'un
oğlu değil mi bu?” diyorlardı.''
Açıklama: Çok net gördüğümüz şekilde Markos'ta
ailesini ve kendisini doyurmak için çalışıp marangozluk yapan İsa, Matta'da
marangozluğu babasına atfedilirken Luka'da “Yusuf'un oğlu değil mi bu?”
diyerek bu ifadenin tamamen çıkarıldığını görüyoruz.)
4.
Örnek:
•(Matta 8:2) ''Bu sırada cüzamlı
bir adam yaklaşıp,
“Ya Rab, istersen
beni temiz kılabilirsin” diyerek O'nun ayaklarına
kapandı.''
•(Markos 1:40) ''İsa'ya
cüzamlı biri geldi,
diz çökerek, “İstersen beni temiz kılabilirsin” diye yalvardı.''
•(Luka 5:12) ''İsa kentlerden birindeyken, her yanını
cüzam kaplamış bir adamla karşılaştı.
Adam İsa'yı görünce yüzüstü yere
kapanıp yalvardı: “Ya Rab, istersen beni temiz kılabilirsin” dedi.''
Açıklama: Matta ve Markos'ta İsa'ya gelen adam ''bir
cüzzamlı'' diye ifade edilirken Luka bu söyleyişi ''her yanını cüzzam kaplamış
bir adam'' olarak nakletmiştir. Ve daha önemlisi İsa'ya gelen bu cüzzamlı adam
Markos'ta İsa'ya düz çöküp yalvarmış Matta'da İsa'nın ayaklarına kapanmış
Luka'da yüzüstü yere kapanmak (secde) şeklinde ifade edilmiştir.
5. Örnek:
•(Markos 3:31-35) Daha sonra İsa'nın annesiyle
kardeşleri geldi. Dışarıda durdular, haber gönderip O'nu çağırdılar. 32İsa'nın
çevresinde oturan kalabalıktan bazıları, “Bak” dediler, “Annenle kardeşlerin
dışarıda, seni istiyorlar.”İsa buna karşılık onlara, “Kimdir annem ve
kardeşlerim?” dedi. Sonra çevresinde oturanlara bakıp şöyle dedi: “İşte annem,
işte kardeşlerim! Tanrı'nın isteğini kim yerine getirirse, kardeşim,
kızkardeşim ve annem odur.”
•(Matta 12:46-50) İsa daha halka konuşurken, annesiyle
kardeşleri geldi. Dışarıda durmuş, O'nunla konuşmak istiyorlardı. Birisi
İsa'ya, “Bak, annenle kardeşlerin dışarıda duruyor, seninle görüşmek
istiyorlar” dedi.İsa, kendisiyle konuşana, “Kimdir annem, kimdir kardeşlerim?”
karşılığını verdi. Eliyle öğrencilerini göstererek, “İşte annem, işte
kardeşlerim!” dedi. “Göklerdeki Babam'ın isteğini kim yerine getirirse,
kardeşim, kızkardeşim ve annem odur.”
•(Luka 8:19-21) İsa'nın annesiyle kardeşleri O'na
geldiler, ama kalabalıktan ötürü kendisine yaklaşamadılar. İsa'ya, “Annenle
kardeşlerin dışarıda duruyor, seni görmek istiyorlar” diye haber verildi. İsa
haberi getirenlere şöyle karşılık verdi: “Annemle kardeşlerim, Tanrı'nın sözünü
duyup yerine getirenlerdir.”
Açıklama: Matta ve Markos'ta yanında bulunan annesi ve
kardeşlerinden (takipçileri) bahsederken Luka'da bu söylem atılırak İsa'nın kan
bağı olarak annesi ve kardeşi olamayacağını yalnızca Tanrını sözünü duyup
yerine getirenlerin onunla kardeş (aynı ideolojiye sahip kişiler) olabileceğini
kast ettirilmiştir.
3.2 İkili Gelenek Örnekleri:
1.
Örnek:
•(Matta 3:7-10) ''Ne var ki, birçok Ferisi'yle
Saduki'nin vaftiz olmak için kendisine geldiğini gören Yahya onlara şöyle
seslendi: “Ey engerekler soyu! Gelecek gazaptan kaçmak için sizi kim uyardı?
Bundan böyle tövbeye yaraşır meyveler verin.
Kendi kendinize, ‘Biz İbrahim'in soyundanız’ diye düşünmeyin. Ben size
şunu söyleyeyim: Tanrı, İbrahim'e şu taşlardan da çocuk yaratabilir. Balta
ağaçların köküne dayanmış bile. İyi meyve vermeyen her ağaç kesilip ateşe
atılır.''
•(Luka 3:7-9) ''Yahya, vaftiz olmak için kendisine
gelen kalabalıklara şöyle seslendi: “Ey engerekler soyu! Gelecek gazaptan
kaçmak için sizi kim uyardı? Bundan
böyle tövbeye yaraşır meyveler verin! Kendi kendinize, ‘Biz İbrahim'in
soyundanız’ demeye kalkmayın. Ben size şunu söyleyeyim: Tanrı, İbrahim'e şu
taşlardan da çocuk yaratabilir. Balta
ağaçların köküne dayanmış bile. İyi meyve vermeyen her ağaç kesilip ateşe
atılır.”
Açıklama: Yahya'nın vaftiz için kendisine gelen halka
uyarı ve nefret söylemini içeren bu pasaj, diğer iki Sinoptiğin kaynağı olan
ilk kanon Markos'ta geçmemektedir. Bu da Sinoptik Problem'de ''İkili Gelenek'' diye nitelendirdiğimiz
duruma örnek olmaktadır.
2. Örnek:
•(Matta 11:25-27) ''İsa bundan sonra şöyle dedi:
“Baba, yerin ve göğün Rabbi! Bu gerçekleri bilge ve akıllı kişilerden gizleyip
küçük çocuklara açtığın için sana şükrederim. Evet Baba, senin isteğin
buydu.''“Babam her şeyi bana teslim etti. Oğul'u, Baba'dan başka kimse tanımaz.
Baba'yı da Oğul'dan ve Oğul'un O'nu tanıtmak istediği kişilerden başkası
tanımaz.
•(Luka 10:21-22) ''O anda İsa Kutsal Ruh'un etkisiyle
coşarak şöyle dedi: “Baba, yerin ve göğün
Rabbi! Bu gerçekleri bilge ve akıllı kişilerden gizleyip küçük çocuklara
açtığın için sana şükrederim. Evet Baba, senin isteğin buydu.“Babam her şeyi
bana teslim etti. Oğul'un kim olduğunu Baba'dan başka kimse bilmez. Baba'nın
kim olduğunu da Oğul'dan ve Oğul'un O'nu tanıtmak istediği kişilerden başkası
bilmez.”
Açıklama: Matta ve Luka'da
olan bu metin bu iki kitabın kaynağı
olan Markos'ta yoktur.
Bu da
bir ''İkili
Gelenek'' örneğidir. 8
Açıklama: Matta ve Luka'da olan bu
metin bu iki kitabın kaynağı olan Markos'ta yoktur. Bu da bir ''İkili Gelenek''
örneğidir.
3. Örnek:
•(Matta 8:5-13) ''İsa Kefarnahum'a varınca bir yüzbaşı
O'na gelip, “Ya Rab” diye yalvardı, “Uşağım felç oldu, evde yatıyor; korkunç
acı çekiyor.” İsa, “Gelip onu iyileştireceğim” dedi. Ama yüzbaşı, “Ya Rab,
evime girmene layık değilim” dedi, “Yeter ki bir söz söyle, uşağım iyileşir.
9Ben de buyruk altında bir adamım,
benim de buyruğumda askerlerim var. Birine, ‘Git’ derim, gider; ötekine, ‘Gel’
derim, gelir; köleme, ‘Şunu yap’ derim, yapar.”
•(Luka 7:1-10) ''İsa, kendisini dinleyen halka bütün
bu sözleri söyledikten sonra Kefarnahum'a gitti. Orada bir yüzbaşının çok değer
verdiği kölesi ölüm döşeğinde hasta yatıyordu. İsa'yla ilgili haberleri duyan
yüzbaşı, gelip kölesini iyileştirmesini rica etmek üzere O'na Yahudiler'in bazı
ileri gelenlerini gönderdi. 4Bunlar İsa'nın yanına gelince içten bir yalvarışla
O'na şöyle dediler: “Bu adam senin yardımına layıktır. Çünkü ulusumuzu seviyor.
Havramızı yaptıran da kendisidir.”
Açıklama: Matta ve Luka'da olan bu metin bu iki
kitabın kaynağı olan Markos'ta yoktur. Bu da bir ''İkili Gelenek'' örneğidir.
4. Örnek:
•(Matta 24:45-51) “Efendinin, hizmetkârlarına vaktinde
yiyecek vermek için başlarına atadığı güvenilir ve akıllı köle kimdir?
46Efendisi eve döndüğünde işinin başında bulacağı o köleye ne mutlu! 47Size
doğrusunu söyleyeyim, efendisi onu bütün malının üzerinde yetkili kılacak.
48-51Ama o köle kötü olur da içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der ve öteki köleleri
dövmeye başlarsa, sarhoşlarla birlikte yiyip içerse, efendisi, onun beklemediği
günde, ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp ikiyüzlülerle bir
tutacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”
•(Luka 12:39-46) ''Ama şunu bilin ki, ev sahibi,
hırsızın hangi saatte geleceğini bilse, evinin soyulmasına fırsat vermez. Siz
de hazır olun. Çünkü İnsanoğlu beklemediğiniz saatte gelecektir.” Petrus, “Ya
Rab” dedi, “Bu benzetmeyi bizim için mi anlatıyorsun, yoksa herkes için mi?”
Rab de şöyle dedi: “Efendinin, uşaklarına vaktinde azık vermek için başlarına
atadığı güvenilir ve akıllı kâhya kimdir? Efendisi eve döndüğünde işinin
başında bulacağı o köleye ne mutlu! 44Size gerçeği söyleyeyim, efendisi onu bütün
malının üzerinde yetkili kılacak. Ama o köle içinden, ‘Efendim gecikiyor’ der,
kadın ve erkek hizmetkârları dövmeye, yiyip içip sarhoş olmaya başlarsa,
efendisi, onun beklemediği günde,
ummadığı saatte gelecek, onu şiddetle cezalandırıp imansızlarla bir tutacaktır.'')
Açıklama: Matta ve Luka'da olan bu
metin bu iki kitabın kaynağı olan Markos'ta yoktur. Bu da bir ''İkili Gelenek''
örneğidir.
5. Örnek:
•(Matta 23:1-36) ''Bundan sonra İsa halka ve
öğrencilerine şöyle seslendi: “Din bilginleri ve Ferisiler Musa'nın kürsüsünde
otururlar. Bu nedenle size söylediklerinin tümünü yapın ve yerine getirin, ama
onların yaptıklarını yapmayın. Çünkü söyledikleri şeyleri kendileri yapmazlar.
Ağır ve taşınması güç yükleri bağlayıp başkalarının sırtına yüklerler,
kendileriyse bu yükleri taşımak için parmaklarını bile oynatmak
istemezler.“Yaptıklarının tümünü gösteriş için yaparlar. Örneğin,
hamaillerini[a] büyük, giysilerinin püsküllerini[b] uzun yaparlar. Şölenlerde
başköşeye, havralarda en seçkin yerlere kurulmaya bayılırlar. Meydanlarda
selamlanmaktan ve insanların kendilerini ‘Rabbî’ diye çağırmalarından zevk
duyarlar.“Kimse sizi ‘Rabbî’ diye çağırmasın. Çünkü sizin tek öğretmeniniz var ve hepiniz kardeşsiniz.
Yeryüzünde kimseye ‘Baba’ demeyin. Çünkü tek Babanız var, O da göksel Baba'dır.
Kimse sizi ‘Önder’ diye çağırmasın. Çünkü tek önderiniz var, O da Mesih'tir.
Aranızda en üstün olan, ötekilerin hizmetkârı olsun. Kendini yücelten alçaltılacak, kendini alçaltan
yüceltilecektir.“Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler!
Göklerin Egemenliği'nin kapısını insanların yüzüne kapıyorsunuz; ne kendiniz
içeri giriyor, ne de girmek isteyenleri bırakıyorsunuz![c]“Vay halinize ey din
bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Tek bir kişiyi dininize döndürmek için
denizleri, kıtaları dolaşırsınız. Dininize döneni de kendinizden iki kat
cehennemlik yaparsınız.Vay halinize kör kılavuzlar! Diyorsunuz ki, ‘Tapınak
üzerine ant içenin andı sayılmaz, ama tapınaktaki altın üzerine ant içen,
andını yerine getirmek zorundadır.’ Budalalar, körler! Hangisi daha önemli, altın mı, altını
kutsal kılan tapınak mı? Yine diyorsunuz ki, ‘Sunak üzerine ant içenin andı
sayılmaz, ama sunaktaki adağın üzerine ant içen, andını yerine getirmek
zorundadır.’ Ey körler! Hangisi daha önemli, adak mı, adağı kutsal kılan sunak
mı? Öyleyse sunak üzerine ant içen, hem sunağın hem de sunaktaki her şeyin
üzerine ant içmiş olur. Tapınak üzerine ant içen de hem tapınak, hem de
tapınakta yaşayan Tanrı üzerine ant içmiş olur. Gök üzerine ant içen, Tanrı'nın tahtı ve tahtta oturanın üzerine
ant içmiş olur.“Vay halinize ey din bilginleri ve Ferisiler, ikiyüzlüler! Siz
nanenin, dereotunun ve kimyonun ondalığını verirsiniz de, Kutsal Yasa'nın daha
önemli konularını –adaleti, merhameti, sadakati– ihmal edersiniz. Ondalık
vermeyi ihmal etmeden asıl bunları yerine getirmeniz gerekirdi. Ey kör
kılavuzlar! Küçük sineği süzer ayırır, ama deveyi yutarsınız!''
•(Luka 11:37-54) ''İsa konuşmasını bitirince bir
Ferisi O'nu evine yemeğe çağırdı. O da içeri girerek sofraya oturdu. İsa'nın
yemekten önce yıkanmadığını gören Ferisi şaştı.Rab ona şöyle dedi:
“Siz Ferisiler, bardağın ve tabağın dışını
temizlersiniz, ama içiniz açgözlülük ve kötülükle doludur. Ey akılsızlar! Dışı
yapanla içi yapan aynı değil mi? Siz kaplarınızın içindekini[a] sadaka olarak
verin, o zaman sizin için her şey temiz olur.“Ama vay halinize, ey Ferisiler!
Siz nanenin, sedefotunun ve her tür sebzenin ondalığını verirsiniz de, adaleti
ve Tanrı sevgisini ihmal edersiniz. Ondalık vermeyi ihmal etmeden esas bunları
yerine getirmeniz gerekirdi. Vay halinize, ey Ferisiler! Havralarda en seçkin
yerlere kurulmaya, meydanlarda selamlanmaya bayılırsınız. Vay halinize!
İnsanların, farkında olmadan üzerlerinde gezindiği belirsiz mezarlara
benziyorsunuz.”Kutsal Yasa uzmanlarından biri söz alıp İsa'ya, “Öğretmenim,
bunları söylemekle bize de hakaret etmiş oluyorsun” dedi.İsa, “Sizin de vay
halinize, ey Yasa uzmanları!” dedi. “İnsanlara taşınması güç yükler yüklersiniz, kendiniz ise bu yükleri
kaldırmak için parmağınızı bile kıpırdatmazsınız. Vay halinize! Peygamberlerin
anıtlarını yaparsınız, oysa onları sizin atalarınız öldürmüştür. Böylelikle
atalarınızın yaptıklarına tanıklık ederek bunları onaylamış oluyorsunuz. Çünkü
onlar peygamberleri öldürdüler, siz
de anıtlarını yapıyorsunuz. İşte bunun için Tanrı'nın Bilgeliği şöyle demiştir:
‘Ben onlara peygamberler ve elçiler göndereceğim, bunlardan kimini öldürecek,
kimine zulmedecekler.’ Böylece bu kuşak, Habil'in kanından tutun da, sunakla
tapınak arasında öldürülen Zekeriya'nın kanına değin, dünyanın kuruluşundan
beri akıtılan bütün peygamberlerin kanından sorumlu tutulacaktır. Evet, size
söylüyorum, bu kuşak sorumlu tutulacaktır. Vay halinize, ey Yasa uzmanları!
Bilgi kapısının anahtarını alıp
götürdünüz. Kendiniz bu kapıdan girmediniz, girmek isteyenlere de engel
oldunuz.”İsa oradan ayrılınca, din bilginleriyle Ferisiler O'nu şiddetle
sıkıştırarak birçok konuda ağzını aramaya başladılar. Ağzından çıkacak bir
sözle O'nu tuzağa düşürmek için fırsat kolluyorlardı.''
Açıklama: Matta ve Luka'da olan bu
metin bu iki kitabın kaynağı olan Markos'ta yoktur. Bu da bir ''İkili Gelenek''
örneğidir.F
SONUÇ
Hristiyan yazarlar İncillerin Eski Ahit kutsal yazıları veya kendi aralarında (Yeni Ahit) çelişkiler barındırdığı gibi düşüncelerden çıkan İncil çelişkileri ve sorunlarından biri olan Sinoptik Problem, ana başlığımız olan ''İncil Metinlerinde Sinoptik Problem'' kısmında net bir şekilde ifade edildiği üzere kutsal kitabın sorunudur. Verdiğimiz İncil metinleri ve dahasında çok net bir şekilde görüyoruz ki: ''İsa'nın salt beşer ve katı monoteist'' tavrından rahatsız olan İncil yazarları ve Kilise babaları İsa'yı çeşitli metin tahrifleriyle Kristolojik hireyarşi içindeki konumu yükseltip âdeta ilahlaştırıyor. Bu da gösteriyor ki bugünkü Kutsal Kitap babları özellikle Yeni Ahit çeşitli amaçlar doğrultusunda küçük oynamalarla ideolojik fikirlere kurban olup ne yazık ki tahrif edilmiş ve birçok sorunla karşı karşıya kalmıştır.
Genel Dinler Tarihi Araştırmaları
(Şubat 2021) - Bireysel Çalışma - Agah Kavasoğlu
KAYNAKÇA
https://www.youtube.com/watch?v=2qBelMH0080&ab_channel=DiniCevaplar
https://www.youtube.com/watch?v=2qBelMH0080&ab_channel=DiniCevaplar
İnciller Güvenilir Metinler
midir? Metodolojik ve Karşılaştırmalı Analizler (Zafer Duygu)
Sinoptik Problem ve Redaksiyon
Kritiği: Giriş Mahiyetinde Bir
Değerlendirme* Cumhuriyet İlahiyat Dergisi
Q, The Earliest Gospel:
An Introduction to the Original
Sayings and Stories
of Jesus. John Knox, 2008
The Synoptic Problem: A Critical Analysis
of Existing Imaginations 2020, Pharos Journal
of Theology
Rudolf Bultmann, The History
of the Synoptic Tradition. J. Marsh. Oxford:
Basil Blackwell, 1972.
https://www.youtube.com/watch?v=H-kdqFgexjI&ab_channel=ZaferDuygu
http://cuid.cumhuriyet.edu.tr/tr/pub/issue/43612/540514
https://tr.wikipedia.org/wiki/Sinoptik_%C4%B0nciller
The Jesus of the Gospel of Thomas Martijn
Linssen
https://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0ncil
Kuzgun, Şaban, ''Dört İncil: Farklılıkları ve Çelişkileri'' Bilge Kültür ve Sanat Yayınları
Yorumlar
Yorum Gönder